Sevgili saygılı izleyicilerim...
1 haftadır blog da yazı yazamamanın derin üzüntüsü içindeyim. Ne zaman burayı açsam yazacak bir konu bulamıyordum ama bugün buldum :D

Malum Nisan başı sınav başlangıcı demek ve ben de sınavlarına çalışan uslu öğrenci tipime büründüm. 2 yıldır başıma dert olan ve gelecekteki 2 yıl boyunca başıma dert olmaya devam edecek 'Dil Anlatım' dersinin sınavı var yarın. Ben de sıkıntı olmasın diye önceki gün çalışma kitabı aldım.
Yanlız bu kitapta gözüme batan bir kaç olay var söylemezsem sıkıntı yaparım ben bunu xD
* Acaba kitabın yazarının aşk hayatı iyi gitmiyor mu? Çünkü bir ara öyle şiirler karşıma çıkmaya başladı ki 'Vah yazık' diyecek duruma geldim.
* Bu kitap yarınki sınavda işime yarar mı? Kitabı aldım, testleri çözdüm hatta kitabın yarısı bitti (Yanlış anlaşılmasın kitabın %75i açıklama). Bunca sınavdır süregelen 45-55 arası not alma geleneğimi değiştirebilmek isterdim açıkçası.
* Bence gerçekten bu adamın problemi var. Öyle şiirler gözüme çarpmaya başladı ki şimdi birazdan e-posta atıyorum adama. Yazık ya...
* Milli Güvenliğe de baksa mıydım? Yarın bu sınavın da olduğunu düşünürsek baksaydım keşke. Ama test ya yaparım ben. 4 şıktan 1i tutar sonuçta xD

Ayrıca:
* Telefona kontür alsa mıydım? Bir yanım diyor ki 'Al al' bir yanım diyor ki 'Amaaan ne işin olcak kontürmüş bedava sms'miş falan'. Galiba 2. lafı dinliyeceğim...
* Zombilerin Düğünü diye Türk zombi filmi izledim onu bana hatırlatın. Yarın birgün yazacağım onu da...

Seviliyorsunuz
<3>

Alice la la...

Alice In Wonderland geldi vizyona geçen haftalarda. Hem de 3 boyutlu olarak...
Filme gittim mi?? Hayır...
Tanıtımını izledim mi?? Evet
Gider miyim?? Belli olmaz...

Neyse benim konum filme gidip gitmemem değil. Avril Lavigne'in bu film için yazdığı şarkı. Avril Lavigne'i uzun süredir görememiştik iyi oldu bu filme şarkı yaptığı. Ama şarkıda bir avazı çıktığı kadar bağırma bir aşırılık var sanki. Ya da bana öyle geldi...
Klipte giydiği kıyafeti sevdim. Hoşuma gitti. Özellikle çorabı video için güzel bir seçim olmuş. Ama şarkıda birazcık daha az bağırsaydı iyiydi. Ne yapalım katlanıcaz...

Seviliyorsunuz
<3>

Hayatımda boşluklar oluşmaya başladı. Tekrar...
Ben ne kadar kapamaya çalışsam da tekrar açılıyorlar ve bu da beni etkiliyor.
Üzülüyorum...
Suratım asılıyor...
Düşüncelere dalıyorum...

Bu düşüncelere dalma olayı aslında şu;
Hayatımdaki boşlukların nasıl oluştuğu, ondan öncesi, sonrası, üzüntülerim, sıkıntılarım, bu olayları nasıl atlattığım vs...
Ve ben bunları düşündükçe bu boşluk daha da artıyor.

Ama bu yıl iyi başlamıştı. Mutluydum, istediğim birşey kalmamıştı. Tek isteğim 'Sevdiklerimin yanımda olması'ydı. Zaten bu da gerçekleşmişti...
Ya da ben öyle zannetmiştim...

Şimdi ise tekrar açılıyor bu boşluklar. Zarzor unutmuştum ama birkaç kişinin lafları sayesinde hatırlamaya başladım o günleri. Ne kadar çok silmeye çalışsam da boşuna bir çaba benimki. Mutlaka karşıma çıkacak ve yine üzüleceğim...
Bıktım artık bu durumdan!!!

Eğer bana bir katkı yapmak istiyorsanız şunu yapın;
Defolun gidin hayatımdan ve benimle uğraşmayı da bırakın!!!

Not: Lafım yerini biliyor...

Seviliyorsunuz
<3>

Ovv Stylo...

Bir haftadır aynı şarkı, aynı yer, aynı melodi...
'Ovv Stylo...'

Bu şarkı sözü Gorillaz'ın yeni albümü Plastic Beach'in çıkış parçası olan 'Stylo'dan. İlk dinlediğimde pek hoşuma gitmemişti ama sonradan dilime dolanmaya başladı. Gorillaz'ı ilk şarkılarından beri dinlemekteyim. 'Damon Days' albümünden beri de sıkı bir takipçisi oldum. Şarkıları her zaman eğlenceli gelmiştir. Aynı şarkıyı üst üste 5 kere dinlemek insanı sıkabiliyor ama albümü 5 kere rahatlıkla dinleyebiliyorsunuz...

Şarkıyı yandaki 'hayvani' IPod'da paylaştım. Oradan şarkıyı dinliyip videosunu izleyebilirsiniz. Bu arada şarkının klibinde Bruce Wills oynuyor ve bende ayrı bir şok yaratıyor. Beklemiyordum bunu =)...

Bunlara da bakın!: Gorillaz-Feel Good Inc. __ Gorillaz-Dare

Not1: Solistin sesi tanıdık gelebilir. Gorillaz'ın kurucusu olan Damon Albarn 'Blur' ve 'The Good The Bad And The Queen' gruplarının da solisti olmuştur.
Not2: Blur'un 'On Your Own' şarkısını önceden paylaşmıştım. Oradan bakabilirsiniz...

Seviliyorsunuz
<3>

Ufak Şeyler Büyük Mutluluklar

Bugün nedense senenin düzgün geçen günlerinden biriydi. Benim için daha doğrusu. Ve evet abartmıyorum şu 3 ay boyunca doğru düzgün gün geçirdiğimi düşünmüyorum. Ya kafamda bir zırva oluyor ya da başka birşey. Ama bugün bir ayrı güzeldi...

Neyse efendim konumuza gelelim.
3 senedir ağzımda bulunan bir tel vardı. O tel hiç görünmedi doğru düzgün çünkü dişimin arkasındaydı. O telden bugün kurtuldum. Alıştın mı derseniz hayır çünkü hala orda birşey olacağını düşünerek diş etimle oynuyorum. Garip bir durum. Önermiyorum...

Ya günlük tutmaya başladım desem??
Burda yazdığım yazılar bazen milletin diline dolanıp bana hesap sorma gibi bir boyuta geçti (Bu kadar izlendiğimi bilmiyordum açık olayım.). Ben de evde kilitli bir küçük deftere dökmeye başladım içimi. Ve gerçekten yazmayı sevmeye başladım.

Biraz da reklam yapalım =)
Tulicia adlı sevgili izleyicim (bacım, kardeşim, sister sister) blog sayfasında benim blog'un reklamını yapmış kenarda. Küçük bir yazı da olsa bir sitede 'WrtngTRchU' yazısını görmek ve tıklayınca bu sayfayı bulmak beni mutlu etti. Ben de burdan linki paylaşayım da izleyin onu canlar.
.......e yok artık.....

Seviliyorsunuz
<3>

Bu Da Ne??

Siteyi açtığınızda sağda karşınıza 'Müzik Dinleyin Gençler' başlığı altında hayvani boyutlarda bir IPod çıkıyor. Görmüşsünüzdür umarım...
Beğendiğim müzikleri ayrı ayrı paylaşmak yerine bunu bir program içinde paylaşmanın daha iyi olacağını düşündüm. Umarım iyi düşünmüşümdür...
Oradan artık beğendiğim müzikleri dinlersiniz. O liste zaten sıklıkla değişir merak etmeyin =)

İlk listede 2-3 gün önce yazdığım yazıdaki şarkıları kullandım. Oradan dinlersiniz artık canlar...

Seviliyorsunuz
<3>

Kafama Takılan...

Değer vermek...
Bu kelimeye takmış durumdayım bu aralar...
'Dilara sana değer veriyorum. Önemli olan da bu.'
Eee yani??

Değer vermenin sadece bu sözcük grubunu söyleyerek olacağını zanneden zeki insanlar var etrafta...
Özellikle şu zamanlarda...
'değer veriyorum' kelimesi artık 'merhaba naber?' demek gibi geliyor bana. O kadar çok duyuyorum ki bir önemi kalmıyor benim için.

Hem şöyle bir olay da var...
Demekle herşey bitiyor mu?
Tamam değer veriyor olabilirsin. Sevindim mutlu oldum. Gelip bunu da söylüyorsun (eh bazı pürüzler de olsa ya da istisnalar) gayet de güzel medeni cesaret gerektiren bir olay bu. Tebrikler...
Ama bir de şu var...
Sen git istediğini yap. Ben üzülmekten bıkacak duruma geleyim. Her seferinde aynı şey olsun...
Bu nasıl değer vermek??!!

Ben eğer bir insana değer veriyorsam yapacağım şudur;
Ona her zaman yardım etmeye çalışırım elimden geldiğince. Üzüldüğünde yanında olmak isterim onu iyi yapmak, güldürmek için. Eğer bir hata yaparsam yapmamaya gayret ederim...

Ya benim değer vermek demenin ne demek olduğunu tam olarak öğrenemedim,
ya da bu arkadaşlara öğretmek lazım...

Seviliyorsunuz
<3>

Müzik

Bu ara her bilgisayarı açışımda müzik indirmeye başladım ve ne güzel birşey ki her seferinde indireceğim bir şarkı bulabiliyorum. İndirdiklerime baktıkça ne kadar absürd bir müzik zevkim olduğunu anlıyorum tabi =)...
Size de birkaç tanesini önereyim de anlayın...

Mesela 2 gün içinde indirdiğim şarkılar;
Muse - Resistance
Madonna - Revolver
Kanye West - Homecoming
3OH!3 - Starstruckk
Chamillioneire - Hiphop Police (Umarım ad doğrudur)
Britney Spears - Blur ve daha birçoğu

Bir de kopamadıklarım var;
Dido - Hunter
No Doubt - Don't Speak (***)
Darren Hayes - Insatiable

Şu kopamadıklarım gerçekten süper şarkılar. Eskiden bunları dinleyip de takmazdım ama gayet takılması gereken şarkılarmış bunu anladım...

Seviliyorsunuz
<3>

Günün Anlam Önemi...

Bugün neymiş??
Dünya 'Emekçi' Kadınlar günü...
Hadi tamam bunca yıldır Dünya Kadınlar gününü 8 Mart'ta kutluyoruz da şu aradaki 'Emekçi' lafı nereden çıktı orasını anlamış değilim...
Coğrafya hocamız ne kadar anlatırsa anlatsın anlamamaya devam edeceğim. Çünkü bana ters =)

Neyse efendim bunu geçiniz...
Bugün daha bir değişik geldi okul bana. Ne biliyim belki havadan, belki ortamdan ama değişikti. Belki de bende bir gariplik vardı. Çoğu zamanki gibi =)

Ehh bu kadar işte daha ne olsun. Birşey isterseniz buralardayım canlar...

Seviliyorsunuz
<3>

I had a bad day...

'Kurstan çıkmışsınız. Bakıyorsunuz ki yağmur yağıyor. Mecburen buna katlanıp yolda yürüyorsunuz. Caddeye çıktığınızda eve gitmek için taksi arıyorsunuz ama hava o kadar yağmurlu ki taksilerin hepsi dolu geçiyor. İçinizde mutlaka biri boş gelir umuduyla beklemeye devam ediyorsunuz. Hay aksi parmaklarınız ağrıyor. O kadar çok acıyorki dokunduğunuz zaman parmaklarınızdan acı gitmiyor. Sanki oraya yerleşmiş gibi. Bir anda hızla gelen bir araba yoldaki su birikintisine giriyor ve üstünüzdeki kot pantolon ıslanıyor. Çok sinirleniyorsunuz ve aracın arkasından küfretmeye başlıyorsunuz. Ama küfretmenin kot pantolonunuzu kurutmayacağını düşünerek kaldırımda kenara gidiyorsunuz. Yolun ilerisine baktığınızda boş bir taksi gözüküyor. işte bu sonunda diyorsunuz içinizden. Bir anda çantanızdan telefonunuzun çaldığını duyuyorsunuz. Aceleyle cevap vemek için çantayı karıştırıyorsunuz. Tam telefonu açtığınız anda taksinin oradan basıp gittiğini görüyorsunuz. Arayan da telefonu kapatıyor zaten. O kadar çok uyuz oluyorsunuz ki bu duruma artık eve yürüyerek dönmeyi düşnüyorsunuz. Bütün şanssızlıkların sizi bulduğunu düşünmeye başlıyorsunuz. Hayatınızın bütün ümitsiz anları gözünüzün önünden geçiyor. Birden gözlerinizin dolduğunu farkediyorsunuz. Tekrar küfür bombardımanı yağdırıyorsunuz hayatınıza. Başınıza gelen bütün olaylara, taksicilere, üstünüzü ıslatan yağmura ve araca. Ve o anda kurtarıcı gibi ilerde gözüken boş bir taksi size bir işaret gönderiyor. Elinizi kaldırıyorsunuz ve araç yanınıza yanaşıyor. Son bir kez başınıza gelene laf edip taksiye biniyorsunuz.'

İşte bir cumartesi günüm böyle geçti...

Seviliyorsunuz
<3>

En'ler

Bu hafta bahsetmek istediğim çok konu var. Sırayla bahsedeyim ben en iyisi...

En yeni şarkı;
Manga'nın eurovision için yazdığı şarkıyı dinledim. Güzel olmuş eksik bir yanı yoktu bana göre. Klasik bir Manga parçası gibi geldi biraz ama dinletiyor insana kendini...

En merak ettiğim;
formspring.me diye bir site var. Burada istediğiniz soruları sorabiliyorsunuz ve galiba bu yazıyı yazdıktan sonra oradan bir hesap alacağım. Bakalım bana ne gibi sorular gelecek??

En çok kafama takılan;
Dün bir arkadaşımın bana 'Çıkışta yürüyelim mi?' diye sorması üzerine çeşitli teorilerde bulunmaya başladım. 'Acaba ne konuşacağız? Bana ne sorabilir ki? Kesin kötü birşey' gibi çeşitli sorularla dolu bir cuma günü geçirdim.

En beğendiğim;
Sınıftaki bazı arkadaşlar. Nedeni gayet açık =)

En bozuk an;
Üstüste yenen binbir çeşit yemekten sonra mide ağrısı çekmek. Yataktan kalkamayacak duruma gelmek ve yediğim şeylere aklıma gelen her lafı söylemek. Sakın evde denemeyin!! =P

En sevmediğim ve özlemediğim;
Hastane kokusu =S

En garipsediğim şey;
Neden bir insana 2 dakika içinde cevap atmayınca 'Ne oldu garipsedin mi?' gibisinden bir cevap geliyor ki?? Belki işim var senden daha önemli nerden biliyorsun?? Evet garipsedim!!

Seviliyorsunuz
<3>